elif aslı yıldız tunaoğlu

• fan kulübü varmış ve onlara övgülerinden dolayı enteresan bir diksiyon ve tonlamayla teşekkür etmiş önceki paylaşımlarında.
  
  trajikomik
  
  yalnız özellikle genç arkadaşlar için söylüyorum. türkiye kesinlikle kısa yoldan zengin olmanın cenneti. amerikan rüyası bile yanından geçemez. düşünsene iş hayatında yapılabilecek hemen hemen tüm fail hareketleri yapıyorsunuz ve sonuçta hala başınıza bir şey gelmeden kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz.
  
  komik bir o kadar da üzücü gerçekten.
• instagramına baktım da bu akşam, aslında şeker bir tipe benziyor. yazık kendi kendini harcadı. bu ülke artık üstten üstten konuşan, kibirli insanlara tahammül edemiyor.
• tv ve dizi sektöründe de kendisi gibi yüzlercesi var.
• (bkz: #163854916) kaç gündür olay yaratan bayanın entride paylaşılan videosunu izledim. oy anam o nasıl konuşma,o nasıl konuşma... abartmıyorum o nasıl ağzı yaya yaya konuşma, sonunu getirmeye tahammül edemedim.
• sen konuşma soner.
• ilgili başlıklarda yazıyla dile getirilen yorumlardan dolayı bir işletmenin kurumsal iletişime önem verip de yatırım yapmasına dair nasıl olmalı, ne işe yarar ve nasıl bir fayda sağlar şeklinde bir fikri tartışmasız bir şekilde düz bir mantıkta elde edeceğine dair bir düşünceyi örnekleyen kötü bir müşteri şikayeti yönetim tecrübesine sahip eskinin ceo unvanına sahip şahıs
• herkes bir taraftan vuruyor.
  beingurmetr instagram sayfası kendisinin ve çakma markasının olduğu bütün postları kaldırmış. memleket böyle itibar kaybı görmedi. çalışanların ahı var.
• kendisini conolara benzeten tek kisinin ben olmadigimi dusunenler yesillendirsin (bkz: swh)
  
  https://x.com/…095958?s=46&t=nktkkvvyu56ykdtu4p6bta
• “özür dilemek bir erdemdir.” sözünün ne kadar değerli olduğunu bize bir kez daha anımsatan şımarık bir o kadar da terbiyesiz kız. halbuki terbiyesizlik yapacağına özür dileyip 5 ücretsiz kutu yollasa kahraman olacaktı.
  
  argonun hakim olduğu son 22 yıllık süreçte terbiyesiz iş verenlerle dolu, sözde şirinlikler, laf çarparak veya laf sokarak büyük olunan canım ülkem.
  
  bunu da unuturuz gerçi de..
  
  bu hatun linkedin'de haber akışında sürekli karşıma çıkıyordu, gelin benim ipimi çekin dedirten cinsten.
  
  baksana; marka adı çalıntı, diploması sahte, terbiyesiz, birkaç yılda elde edilmiş müthiş bir zenginlik. altından akpli birileri çıkacakmış gibi bir his var içimde. çok tanıdık hareketler
  
  vatanımdan 22 saat uzaklıkta türkiye'de her gün değişen gündemi takip ediyorum. hafta sonunun kahramanı bu palyaço oldu.
  
  ha! burada mı? burada sorun, bu yıl çilekten yarı hasat elde edilmiş, ülke yasta.
• ben bir-iki sene önce bu hanımefendinin bir röportajını okumuş ve “just another baba parasıyla bir bok oldum sanan rich kid” demiştim. olayı patladığında da işin büyümesini çok anlamamıştım çünkü röportajını okuduğum derginin tüm içeriği bu tarz insanlarla doluydu. insanın düşmanına bile tavsiye etmeyeceği bir dergi olduğu için hiç konu etmemiştim ama merak eden olursa derginin adı executive. derginin herhangi bir sayısını açın, okuyun. her sektörden başkasının parası ve desteğiyle bir yere geldim ve bir şey başardım sanan insanların aynı tarzda röportajlarıyla dolu.
  
  arkadaşlar, isterseniz her ay bu insanlardan bir tanesini sıfır çabayla aynı bu şekil patlatabiliriz :))
  
  burada bir entry okudum. hepimizin çevresinde böyle tipler olduğu için bu kadar üstüne gidiyoruz diye. benim en başta “neye şaşırıyoruz, böyle insandan bol ne var” tepkimin aynısına farklı bakmış ve düşününce evet entry sahibi haklı, belki de tam bundan bu kadar olay büyüdü. şahsen ben iki sene boyunca mezun olduğu okul ve hocalarıyla ilgili konuşmalarını dinlediğim, linkedin’inde bu okuldan mezun olduğu yazan yöneticimin o okula gitmediğini öğrendiğimde de çok şaşırmıştım. “ben dışarıdan derslerine devam ettim” demişti. lool. elif hanım, konuşma sırası sizdeymiş madem, bak bu çok iyi bahane he, ben dışarıdan derslerine devam etmiştim diyebilirsiniz ama keşke bölümün kuruluş yılından sonra bir tarihte gittiğinizi iddia etseydiniz.
  
  benim şöyle birkaç fikrim var, ister katılırsınız ister katılmazsınız. kariyerinin 15-20. senelerinde manasız yere konuyu okuluna getirip bundan konuşan insan bomboş bir insandır. ayrıca hiçbir zor yönetici zor yönetici olduğunun farkında değildir. bir de geceleri ve haftasonları çalıştığını vurgulayan insanlara inanmam, gerçekten çalışan insanların bu çalışmaları için sebepleri vardır ve bunu bomboş vurgulayacak da vakitleri yoktur.
  
  özellikle köklü, güvenilir bulduğunuz kuruluşların ceo’larının geçmişini bir araştırın, röportajlarını okuyun, hepsi böyle ya, hepsi. türkiye’nin en önemli şirketlerinin birinin ceo’sunun “lan buna kim inanır, kadir inanır” demeden anlattığı bir hikayesi vardı ki umarım bir gün kendisi de patlar ben de “bu malın utanmadan yüzlerce insana anlattığı hikayesini sizinle paylaşayım” diye gelir buraya yazarım. hahahah.