sergen yalçın

• tam 11 yıl önce hakkında şu satırları yazdığım (bkz: beşiktaş) efsanesidir.
  
  teknik direktörlüğü beklenenden çok daha olgun gidiyor. çok iyi ve uyumlu bir yer teknik ekiple çalışmaya devam ediyor. birbirine güvenen bu ekiple kendi deyimiyle daha çok başarı görür.
  
  mevcut (bkz: beşiktaş) kadrosundan mutlaka eli yüzü düzgün bir takım yaratır. yerel lig için sergen yalçın fazlasıyla yeterlidir. mevcut duruma en uygun hoca sergen hocadır.
• sergen gelirse beşiktaşı bırakacağım
• teknik direktörlüğü beklenenden çok daha olgun gidiyor denilen isim.
  
  kendisini insan olarak ve geçmişteki hizmetlerinden ötürü müthiş seven bir insan olsam da bu ifadeye katılmak asla mümkün değil. ki bir eleştiriyi zaten rahmet duygusuyla sevdiğin bir insan için yapıyorsan o müthiş bir şeydir bence. o yüzden insanın yalanlarla kendisini kandırıp umudunu tutarsız düşüncelere teslim etmek yerine biraz da canının sıkılmasına müsaade etmesi gerekir. gerçeğin acıttığı can baldan daha tatlıdır.
  
  şunu çok açık söyleyelim ki hocanın teknik direktörlük kariyeri ne başarılı ne olgun bir vaziyette seyrediyor. ya güzel kardeşim, adam şu an neredeyse 1 puan ortalama ile antalya'da fecaat bir tabloya önderlik ediyor, kendi oyuncusu tarafından bizim de sporting maçında bizzat şahit olduğumuz üzere duran top çalıştırmıyor denmek başta olmak üzere en ağır eleştirilere duçar oluyor, antalya taraftarının şikayetleri bitmek tükenmek bilmiyor ama yersen çok iyi bir ekiple ve olgun bir vaziyette kariyeri seyrediyormuş. bu bir espri falan mıydı? ironi miydi?
  
  ya kardeşim el insaf ya, adam bütün teknik direktörlük kariyerindeki en başarısız maç başına puan ortalamasıyla devam ediyor orada. ortalamaya dahil etmediğim sadece 6 maç için görev aldığı ve 0.50 puan tutturduğu eskişehirspor macerasından sonra kariyerinin en başarısız dönemini çıkartırken nereye iyi gidiyor? dalga mı geçiyorsunuz? yahu nuri'den aldığı takım ne hale geldi, hiç mi görmüyorsunuz? kendi oyuncusu kameralar önünde en olmadık eleştirileri yaparken ve o eleştirilerinde son kelimesine kadar da haklıyken nereye güçlü bir vizyon görüyorsunuz?
  
  neyi bekliyordunuz peki? dünyanın en üst düzey isimleri sürekli işleriyle meşgul olup kendisini geliştirmek için çaba sarf ederken hiç futbol duymak istemiyorum diyerek aylar boyunca tatilden çıkmayan bir zihniyetin ileriye gitmesini mi? hayatın gerçekleri var. bırak adamların kendi liglerinde mütemadiyen uygulamış oldukları duran top taktiklerini, bizim fifa oynarken analizinde bulunduğumuz duran top taktiği ile 3 aynı golü yiyerek bunu şans addeden bir mental yapı muhakkak ki kaybedecektir. bunun başka bir yolu yoktur. senarist çoktan filmi yazmış, yönetmen çoktan filmi çekmiş ve seyirciler de çoktan sinemada o filmi izlemiştir. bilindik ve eleştiriyi hak edecek şekliyle bitecek hikaye için aynı seyircileri yeniden salona çağırmak balığa ağaca tırmanmasını istemek ayarındadır.
  
  ondan sonra kasım ayında kapalı tribünde "olmaz olsun şampiyonluklar kupalar" diye biçare haykırmanın zavallıca hali ve halimize gülenler ile acıyarak bakanların tavırları gerçeğin en soğuk yüzünü oluşturacaktır. o gün ben demiştim lafının bile bir hükmü kalmaz çünkü o adamların da çoğunun enerjisini sömürmüş olursunuz. yani bizim bu taraftar da bir acayip hakikaten, adamın korkunç başarısızlık yaşadığı ve günden güne geriye gittiği bir ortamda "birbirine güvenen bu ekiple kendi deyimiyle daha çok başarı görür" diye iddia ediliyor. bir de kişileri beşiktaş'tan üstün görüp beşiktaş'ı onlara borçlu olarak addeden bir zihniyet var ki! allah bu kulübü onların eline düşürmesin. bak bu duayı ne kadar samimi ve candan ifade ettiğimi anlatamam.
• bu kadar rezalet antalyaspor kariyeri olmasına rağmen inanılmaz lobisi sayesinde hem fenere hemde sürekli bjk haberi çıkarılan hocamsı.