uydu
-
(bkz: ay dunyanin uydusudur)
-
ilk uydu fikri 1940'li yillarda arthur c clarke tarafindan ortaya atilmistir.
-
uydu'lar yeryüzeyi etrafinda 200 km ile 110.000 km arasindaki yörüngelerde bulunurlar. dünyadan uzakliklari kullanim amaclarina göre degisir. yörüngeler yeryüzeyi ile eszamanli (jeosenkron), yari senkron, alcak yörüngeli olabilirler. yapisal bakimdan 3 bölüma ayrilirlar :
- hizmet bölümü : uyduyu yörüngede tutan, hareketlerini düzenleyen, kimyasal ve elektriksel tepki motorlarini, yakiti ve aküleri barindiran bölümdür.
- ana görev bölümü : transponderlar, alicilar, vericiler, bilgisayarlar dahil olmak üzere tüm haberlesme donanimi bu bölümdedir.
- dis kisim : günes levhalari ve antenlerin bulundugu bölümdür.
kullanim amaclari :
- askeri amacli uydular
- haberlesme uydulari
- televizyon yayin uydulari
- yön bulma uydulari
- meteoroloji uydulari
seklindedir. -
(bkz: sputnik)
-
-
uymak fiilinin di'li geçmis zaman hali..
-
- fil değil, kulak onlar...
-
uzaktan algilama denilen islemde kullaniılanlari yeryüzü ve hatta bazen diger gezegenler hakkinda bilgi veren genelde "abi amerikalılıar okudugun gazeteyi senle birlikte okuyabiliyolarmis" diye geyiklere neden olan fakat bilinen (bilinmeyenlerin oldugu da biliniyo) en iyisinin 60cm'den kucuk cisimleri algılayamadıgı ve dunya cevresinde yorungelerinde durmadan (orneğin 600 kilometre yukseklikteki bi uydu saniyede 7 km. hizla haraket etmektedir) dolanan araclar
-
(bkz: edsl)
-
bir cesit role. hareketi icin genelde yakit olarak hidrojen gazi kullanilir, zira hareket edebilmesi icin illa ki tepkimeye ihtiyaci vardir.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap