hesabın var mı? giriş yap

  • kış için beş yüz liralık ceviz almıştır. ayrıca kutularca üçgen peynir, torbalarca bisküvi ve on iki tane bazlama. sümer kışa hazır, şimdi rasim düşünsün.

    inşallah içinden bozuk bir ceviz çıkmaz. yoksa, biliyorsunuz, hepsinin çöpe gitmesi gerek.

  • olay hijyen konusu degil de, bu capta bir firmanin 21. yuzyilda otomasyona gecmemis olmasi beni sasirtiyor. nasil olurda manuel operasyon otomasyondan ucuza gelebilir inanilir gibi degil. tahminim sudur ki. bu uretilen urun satis adetleri cok dusuk olan bir urundur ya da yeni devreye alinan bir urun olabilir. bu nedenle otomatik paketleme hatti yatirimi yapmamis olabilirler. baska mantikli aciklamasi yok.

    edit: az once aklima gelmeyen diger bir ihtimal de bu urunu fason bir tedarikciye urettiriyor olma ihtimali. bence bu cok yuksek bir ihtimal. yani burasi dardanel'in kendi fabrikasi olmayabilir. biraz daha dikkatli bakinca hatta baliklari olceklendiren her hangi bir aparat yok. hattin basindaki iki kadin baliklari olcusuz bir sekilde pakete koyuyor. yan masadaki iki kadin ise her posedi tek tek tartip icine gerekirse balik ekliyor ya da paketten balik cikartiyor. hattin sonunda ise iki kadin pakedin icine iki tane sivi ekliyor. sanirim yag ve su. hattin basindaki ve sonundaki diger islemleri de eklersek ortalama bir hatta 10-12 kisi calisiyor ve dakika da cikan urun sayisi. ortalama 8-10 paket. full otomatik bir uretim hattindan dakika da 40-60 adet urun cok rahat cikar. hem kalite, hem de hijyen le ilgili sikintilar ortandan kalkar. ayrica personelle ilgili sikintilar da biter.

  • şu ülkedeki milyonlarca insana başka ülkelerin takımlarını desteklemesini reva gören ruhsuzlar topluluğu.

  • an itibariyle resmi rakamlarla 95 kişinin ölüp 246 yaralandığı türkiye tarihindeki en kanlı terör saldırısının üzerinden daha 24 saat bile geçmemişken doğal olarak bir gram umrumda olmayan köşe yazısıdır.

    yine de okuyanlara hayırlı olsun.eminim çok değerli (!) şeyler yazmıştır pucca.

    edit:imla

  • tgrt ekranlarında menekşe plajı ve orda denize giren insanlarla röportaj yapılmaktadır.

    sunucu - efendim burdan denize giriyorsunuz temiz mi buralar
    kadın - yok yok değil pis gibi duruyo sular
    sunucu - e teyzecim madem pis diyosun niye giriyosun o zaman suya
    kadın - e yavrum biz bilinçsiziz ya o bakımdan giriyoruz suya.
    sunucu - ?

  • silah taşıma ruhsatına sahip ve silah taşıyan bir avukat olarak mevcut görüntüler üzerinden olayı yorumlamak isterim.

    -öncelikle olayın ana kahramanlarının (kasadaki çocuk, yeşil t-shirtli kişi ve beyaz gömlekli kişinin) kars veya ardahan yöresinden olduklarına yemin edebilirim fakat ispat edemem. esenyurt zaten istanbul'un değil bu iki ilimizin bir ilçesidir dersek abartmış olmayız. (edit: kasadaki çocuk malatyalı çıktı)

    -olay haraç meselesinden ziyade şahsi bir mesele gibi duruyor (alacak verecek, tefecilik, sataşma, kan davası vb) çünkü iki cinayetin zanlısı beyaz gömlekli şahıs olay yerine oğlunu alıp gitmiş (görüntüde “baba,baba” diye bağıran tosun) görüntülerdeki beyaz gömlekli şahsın herhangi bir çetenin “eleman” konumundaki birine benzemediğini, olay yerine lüks bir suv araçla gidilmesini de hatırlatarak rahatlıkla söyleyebilirim. (bu yorumumumla bu kişinin eleman değil godfather olduğunu kastetmiyorum tabiki) hiç bir mafya patronu, çete reisi, kabadayı, godfather icraate alt soyunu alarak gitmez. dolayısıyla bu pencereden bakarsak organize değil şahsi bir mesele gibi geliyor bana. (edit: olayın evveliyatında başkaca bir yaralama olayının olduğu, kan parası ile yaralama konusunun kapatılmaya çalışıldığı, borcun ödenmediği ile ilgili iddialar var)

    -olayın şahsi bir mesele olmadığına, organize bir durum olduğuna dönük yorumlara da çok itirazım olamıyor zira kasadaki çocuk ana figürler olan yeşil t-shirtli kişi ve beyaz gömlekli kişiyi tanımıyor. onlara ismiyle hitap etmiyor. dolayısıyla bu yönüyle de ilginç ve sıra dışı bir durum oluşmuş durumda (edit: kasadaki çocuk karşı tarafı tanıyormuş, bir uyarı üzerine videoyu tekrar izlediğimde kasadaki çocuk yeşil t-shirtli adama samet amca diye net bir şekilde sesleniyor)

    -bir hukukçu olarak şunu söyleyebilirim; beyaz gömlekli kişinin ateş etme eylemiyle 2 kişiyi öldürmesi meşru müdafaa sınırlarını çok aşan bir durum. her ne kadar ilk silah çeken ve ateşleyen kişi kasadaki çocuk da olsa, beyaz gömleklinin ona ateş ettiği sırada o çocuğun üstünde 3 kişi var (yeşil t-shirtli kişi, beyaz gömleklinin oğlu tosun ve sik kafalı japon askeri) ve tamamen etkisiz hale getirilmiş (çocuk 2 atıştan sonra 3. atışı yapamaz hale gelmiş çünkü elleri kolları tutulmuş) buna rağmen beyaz gömlekli çocuğu öldürücü nitelikteki atışlarla vuruyor. arkasından dükkandaki silahsız iki kişiyi de vuruyor. dolayısıyla rahatlıkla kasten cinayet suçu oluşmuştur diyebiliriz.

    -cinayet suçunun nitelikli (ağırlaştırıcı) hallerine ilişkin olarak ise; tasarlayarak olmadığını söylemek mümkün çünkü dükkana girip tarayıp çıkmıyorlar. öncesinde diyalog var ve herseye rağmen ilk silahı kasadaki çocuk çekiyor ve olaylar ondan sonra cereyan ediyor. kan davası vs varsa kan gütme saikiyle adam öldürmeden nitelikli ceza alabilirler.

    -kasadaki çocuğun tedbirli olmasına rağmen (silahının kurulu ve yakınında olması) şanssız olduğunu söyleyebiliriz. çünkü ilk iki atışı kendisine yönelen fiili saldırıyı engellemeye yetmiyor (muhtemelen ayaklara yapmış olduğu atışlar hedefi bulmuyor) sonunda da kendisi neredeyse bitişik diyebileceğimiz 3 adet atışla vurulup hayatını kaybediyor. üzücü. gencecik birisi ve babasını korumak isterken hayatını kaybetti.

    -vurulan ve birinin hayatını kaybettiği diğerinin ise yaralı kurtulduğu diğer iki kişi için ise söylenebilecek tek şey: yanlış zaman, yanlış yer

    -organize şube'nin olayın faillerini yakalaması an meselesidir. şahsi bir mesele olduğu iddiamdan yola çıkarak, vefat edenlerin gencecik iki insan olduğu gerçeğine de dayanarak şunu söyleyebilirim; bu şarkı burada bitmez.

    -silah bulundurma veya taşıma hakkınız varsa bu yasal haktan yararlanın. tüm dünya yarın barışa boğulsa bile bu işin uzaylısı var dinazoru var. silahlanın kardeşim.

  • fenerbahçede 50 sene oynayıp anca volkan demirel kadar efsane olacakken futbolcu olarak bol para kazanmış, ingiltere, almanya, katar ve hindistan görmüş. deli paralar kazanırken harika kültürler tecrübe etmiş, gençliğinde hayatını yaşamıştır.

    emekliliğinde de gelir televizyon efsanesi olur çok lazımsa. ne sikime yarıyorsa efsane olunca.