hesabın var mı? giriş yap

  • kolayca lastikleri indirilebilecek araçlardır..
    hiç "patlatmak" gibi sizi afişe edecek riskli bir işlem de değildir..

    1. 2-3 kişi olun, biriniz eğilerek araca yaklaşsın belli olmasın, diğerleir etrafta yürüyor sigara içiyor gibi yapabilirler. "random" görünmeyi bilmiyorsanız yapcak bişey yok.

    2. lastikteki sibop kapağını çıkarın
    3. içine minnak bir taş koyun, kapağı geri kapatın. bitti gitti 15dk içinde yavaş yavaş iner o lastik.

  • içeriği okumadım ama çok da iyi olan olay. bu konudan çok çektim.

    türkiyenin en güzel tatil beldelerinden birinde büyüdüm. biz yaz kış ordayız. ama annemin babamin akrabalarının ve arkadaşlarının aklına gelmemiz ve ziyaretimize gelmek istemeleri nedense hep haziran ağustos arası oluyor.

    bi kere evde belki 17 kişi filandik. herkes bedava tatil yapmaya gelmis. senelerdir görmediğimiz babamın kuzeni ve is ortağı, ve adamın kızları filan bile bizde. balkonda yatıyoruz biz kendi evimizde filan. hadi o zaman çocuğum da. simdi olsa ne yaparım bilmiyorum. aslında biliyorum, kovalarım hepsini. zavallı annemin yaz tatilleri millete hizmetle gecti ya.

    dahası var, babam kaza geçirmiş hastanede yatarken "telâşlanıp " gelen kardeşleri gelirken mayo ve havlularını unutmamışlardı. ben de össye hazırlanıyorum, eve uğramıyorum doğru düzgün. bi de giderlerken laf yemiştim yeterince hizmet etmediğim için.

    geçen senelerden birinde biseyleri bahane edip yine bedava tatil yapmaya çalışan baska bir kuzenimi, çok yorgun oldugumuzu ve ailecek olmak istedigimizi söyleyerek reddettim. en son orası benim dayımın evi diye bagriniyordu. (dayısı babam oluyor).

    büyüdükçe hepsinin ayağını kestim böyle böyle. babam da beni bahane edip önlerini kesmeye başladı sağ olsun.

    kahrolsun misafirlik. daha doğrusu gelenekler adı altına beles tatilcilik.

  • yapacağınız hareket her ne olursa olsun sonuçlarını iyi düşünmek gerekir. reel faiz ve enflasyon ile bir denklem kurmak gerekir. bunun yanında alacağınız şeyin stoğu ve talebide etkilidir. geçtiğimiz 2 senede ev fiyatları oldukça yükseldi ancak her şey gibi inşaat maliyetleride yükseldi. yani ev stoğu azaldı, talep artti ancak yeni inşaat sayısı azaldı.

    şöyle bir plan yapalım;

    2024 için %40 enflasyon %45 faiz
    2025 için %25 enflasyon %30 faiz
    2026 için %15 enflasyon %20 faiz

    2 milyonunuz faize yatırırsanız bu denklemde 4.5 milyon tl civarına ulaşır. faiz oranlarını oldukça iyimser yüksek tuttuğumu varsayıyorum.

    2 milyon tl'ye alacağınız ev şehre ve konuma göre değişmekle birlikte 12-15 bin tl kira getirecektir. biz ortalama 13.500 diyelim. kira artış oranınıda yukarıdaki enflasyon oranına göre belirleyeceğim.

    1. sene 162.000 tl
    2. sene %40 zamla 18.900 kira ile toplam 226.800 tl
    3. sene %25 zamla 23.625 kira ile toplam 283.500 tl kira geliri elde edeceksin.

    gelir vergisi, evin bakim giderleri vs dusmedim. isteyen onuda hesaplayabilir.

    totalde 3 senede elimize 672 bin tl civarinda bir kira getirecek.

    evin degerinide enflasyon -%5 kadar arttiracagim. suanki fiyatlarin asiri degerli oldugunu ve enflasyon kadar artmayacagini varsayalim.

    2 milyon tl olan evimiz

    1. yil %35 deger artisi ile 2.7 milyon
    2. yil %20 deger artisi ile 3.24 milyon
    3. yil %10 deger artisi ile 3.5 milyon degere ulasacak.

    kira ile toplarsak 4.2 milyon tl civarinda bir paramiz olacak. vergisini vs giderleri duselim duz hesap 4 milyon tl diyelim.

    bugune bakinca faize gore daha az getiriyor gibi gozuksede hesaplamayi bir kac sene daha oteye goturursek, evin net galip gelecegi goruluyor.

    faiz garanti para gibi gozuksede, ev gibi uzun vadeli enstrumanlarla kiyaslanmasi oldukca yanlis. yuksek faiz gecici bir donem faydalanilmasi gereken kisa vadeli bir enstrumandir. olasi bir kur soku ile aldiginiz faiz bir gunde kusa donebilir, ev ise degerine deger katacaktir. bu gibi yuksek faiz donemlerinde cash para ile ucuza kapatilacak ev size 4-5 senede faize gore oldukca iyi getiriler verecektir.

    ozetle, faiz kisa bir sure icin garanti paradir, devamliligi olmaz, olamaz. bizim gibi ulkelerde nakit varlik her zaman asiri risklidir, kisa vadede faydalanilmalidir ve topuklanmalidir. ulkenin bir gecede tekrar sacma ekonomi politikalarina donmeyeceginin ise hic bir garantisi yoktur.

    faize parayi atayim omur boyu takilayim aleni bir sekilde matematik bilmezliktir ve fakir hayalidir.

  • aşk bu çiftlik ötesi
    yaralı müzesi
    hareket edemem.

    acılarım heveste
    uruguayda aheste
    koyunlarımla kafesteyim.

    topu topu bir deste
    la koyunu bi besle
    uruguayda köşedeyim.

  • on üç yaşında yoldaki bir taşa bakıp bu taşı kaç yıl hatırlıycam bakalım deyip hala hatırlamak.

    edit: ocakta 45 olucam. hala hatırlamak zorunda mıyım arkadaşlar :))

  • "son dakika - ekşi sözlük yönetimi, aynı anda hekimlere küfretmekten ve ümit özdağ fanatiği taklidi yapmaktan yorgun düşen kadrolu ak troller için bayramda 9 günlük tatil teklifini gündeme aldı..." şeklinde olan tweet'tir.

    yazarların bu tweet hakkındaki görüşlerini merak ediyorum doğrusu.

  • benim gözümde en büyük asal sayı 2dir. hem çift olup hem de asal olmak kolay iş değil.

  • bu kadar boya, çekme, yolmaya dayanıp bir teli kopmayan saçlardan, erkek tipi saç dökülmesine yönelik bir tedavi bulamayan bilim adamları utansın.

  • markete girdim.
    canım ne istiyorsa aldım, hem de ikişer tane.
    muzlu sütler, çikolatalar, krakerler, pahalı sakızlar falan...

    -9.75 kardeşim...

    cebimden çıkarıp bakmadan adama uzattığım şey, benim sandığım gibi 'yeşil bir yirmilik' değil; sadece 'mor bir beşlik' imiş.
    para üstü beklerken, para eklemem gerektiğini anlamam uzun zaman almadı.
    montun cebi, pantolonun cebi, arka cep falan detaylı taradım. 3 tane 1 lira ve işe yaramaz 10 kuruşlar buldum.
    ''param var'' sanırdım, yanılmışım...

    hala eksik olduğunu anlayınca;

    tekrar cebimi kurcaladım...
    elime anahtar geldi, para sanıp heyecanlandım...
    kurcalamaya devam ettim...
    elime yine anahtar denk geldi, yine para sanıp heyecanlandım....

    pantolonumun bir şalvarbank olmadığını kabullenince, cüzdanımdan daha işlevli bir bankanın kartını çıkarıp adama uzattım.

    +al abi, buradan çek
    - pos yok kardeşim ya
    +hayda...

    elimi tekrar cebime attım refleksle...
    yine anahtara denk geldi ama hiç heyecanlanmadım...

    "cebinde darphane yok amk, birinden birini bırak." dedi içimden bir ses alaylıca...

    +sakız kaç para?
    -2.50
    + o kalsın, o zaman...

    para yetmediği için alınamayan şey?
    (bkz: sakız)

    başlıktaki herkese eksi verecem amk.