hesabın var mı? giriş yap

  • sıradan vatandaş olarak destek vermeyeceğim bu başlığa.ustte gorulsunde linç edil az.siradan vatandaş mis bak sen ya.

    edit : özelden hiç entrysi olmayan çaylak hesaptan kudur comar diye mesaj aldım
    sanırım avukat arkadaşın hesabı.eksi sözlük modlarina cagirim ilgili arkadaşın hesaplarıni kontrol etsin.ben böyle terbiyesizlik görmedim .

  • ilk olarak 1930'lu yılların ortalarında new york'da eisner*-iger* stüdyosunda çalışmaya başlamıştır. bi süre pluto, hiriam hick, peter pupp gibi karakterleri çizmiştir. sonra 1938 yılında dc comics'de çalışmaya başlamıştır. dc'de önceleri bill finger'ın yazdığı birkaç macerayı çizmiştir. 1939 yılına gelindiğinde bill finger'ın da işbirliği ile gelmiş geçmiş en önemli çizgi roman kahramanlarından biri olan batman'i yaratmıştır. bob kane batman'i yaratırken bir gazetede yayınlanan ve chester gould tarafından çizilen dick tracy maceralarından esinlendiğini söylemiştir.
    bob kane'in batman'i ilk olarak detective comics'in 27ci sayısında okurların karşısına çıkmıştır. bunun ardından bob kane yaratmaya devam etmiş ve karşımıza robin, joker, catwoman, penguin, two face ve the riddler gibi diğer karakterleri çıkarmıştır.
    bob kane 1940 yılların ortalarına kadar batman'i çizmeye devam etmiştir.
    1965 yılında batman'in tv dizisi (adam west'in başrolünü oynadığı ve gri tayt içinde göbeğini nereye saklayacağını bilemediği dizi, evet.) için hollywood'a çağrılmıştır. 1969 yılında da cool mccool adında bir çizgi film yapmıştır. bunların ardından bob kane çeşitli sergiler açmış, çeşitli galerilerde de çizimlerini sergilemiştir.
    kendisi geçirdiği uzun bir hastalığın ardından 1998 yılında aramızdan ayrılmıştır.

  • dolu dolu 13 sene, sıfır çocuk sıfır sorun.

    gecenin 4 ünde arabaya atlayıp 600 km uzaktaki antik kenti görmeye gitmek, sabah kahvaltıdan sonra şirince'ye şarap tatmaya gitmek, 2 küçük valizle istediğin ülkeye seyahat etmek. hatta son gittiğimiz tanzanya'ya tek büyük bir bavulla gitmek. akşamları evde rahatça film izleyip 12 den sonra iki tek atmaya rahatça çıkmak. iki kapılı araba sahibi olup bagaja ihtiyaç duymamak.

    neşe ve huzurla dolu 13 sene ve daha nice senelere.

  • gençliğimin bir döneminde arkadaşlarla birlikte otostop yapmakla bozmuştuk kafayı, utanmasak sıçmaya giderken bile kamyon çevircez yoldan. her neyse, işte o zamanlar muhabbet ediyoruz kamyonuna atladıklarımızla falan, ilgimi çekiyor, bizi kamyonuna alan adamların çoğu alevi. bir gün sordum içlerinden birine, "abi" dedim, "kim dursa bizi almak için, hep alevi çıkıyor" dedim, adam bana "bizim töremizde adamı yolda bırakmak yoktur yeğen" demişti, üstelik o yıllarda ezel'le dayısı hala hapisteydi, dizinin senaryosu bile yazılmamıştı ama bu abi replikleri biliyordu. neyse de işte, ben o günden beri pek severim kendilerini.

  • zara markasının türkiye de ürettiği bir pantolonu aynı tarihte bir çok avrupa ülkesinde sattığından daha pahalıya satarak ülkemiz vatandaşlarını kazıklamasıdır. onca lojistik maliyete rağmen sadece bu ürünü değil bakabildiğim tüm ürünlerin fiyatları, diğer avrupa ülkelerinden hemen hemen %70 e kadar daha pahalı olabilmekte . pantolon aynı pantolon, kumaş ve dikiş bire bir aynı, üretim yeri türkiye yorumu size bırakıyor, bu fiyatlardan alışveriş yapan herkesi sevgiyle kucaklıyorum.

    türkiye 229.95 tl

    united kingdom 16 gbp (güncel kurla 159 tl)

    bulgaria 30 leva ( güncel kurla 137 tl)

    not:bu durumun vergiden kaynaklandığını düşünenler için kutukcu çok güzel açıklamış.

    not 2: fiyatlar aynı tarihte ve bütün ülkelerde birinci indirim döneminde alınmıştır.

    not 3:ülkemizdeki kira ve çalışanlara ödenen ücretler gibi giderlerin diğer avrupa kıtası ülkelerinden çok daha düşük olduğunu ve aslında firmanın ürünü diğer ülkelerden çok çok daha ucuz fiyatlara satabilmesi durumunda aynı karı elde edebileceğini de unutmamak gerek.

  • insanı düşününce, hayretten hayrete koşturan bir akciğer mucizesi!

    hohlamada da püflemede de akciğere giren havanın, hohlarken ısınıyor olmasını mantık hafzala alırken, üfelerken nasıl oluyor da o hava ısınmıyor muazzam bişey!

    bu entrimle asrın tespitini bile yapmış olabilirim. tarihe not düşülsün.

    (bkz: ameliyatlı yerime çok vurmazsanız müteşekkir olurum)

  • gece nöbetinde acil servise çağırılan ve durumu gerçekten acil bir hastayla ilgilenen doktorun başına, alkollü şekilde araç kullanırken kaza yapıp durumu hiç de acil olmayan bir gencin iyi giyimli babası dikilir:
    iyi giyim: ne hakla bekletirsiniz bizi! hemen oğlumla ilgilenmenizi istiyorum!
    doktor: sıranızı bekleyin beyefendi. hem siz nasıl girdiniz içeri?!!!
    iyi giyim: sen benim kim olduğumu biliyor musun! milletvekiliyim ben.
    doktor: biliyorum beyefendi, sizi biz seçtik!!!

  • rastgele harflerle gülmek diye bir şey var ya hani, ben bunu ara sıra yapıyorum. yok itiraf bu değil. itiraf şimdi gelecek olan: ama bunu pek de rastgele yapmıyorum. lkhlfkglkd yazıyorum mesela bakıyorum bi boka benzememiş. silip akjakjajgjf yazıyorum. yine beğenmiyorum, skjdsjdksjd yazıyorum. bakıyorum, hımmm, bu güzel olmuş diyorum ve skjdsjdksjd diye gülmeye karar veriyorum. rastgele harflerle niye gülüyor millet? zamandan tasarruf etmek için. oysa ben rastgele harflerle gülmeye çalışmak yerine ehe mehe falan yazsam daha pratik olacak. manyak mıyım neyim.. qoıwoqıw yok lan olmadı bu, skdjskdjsklsd