3 entry daha
  • iranlı yazar ve yönetmen panah panahi'nin ilk uzun metrajı olan etkilendiğim film. ülkesini ve ailesini terk etmek üzere yola çıkan yetişkin bir erkek çocuk ve onun ailesiyle arabada ve yolda geçirdiği saatleri izliyoruz. çekirdek aile 4 kişiden oluşuyor. anne, baba, 6 yaşında haylaz bir erkek çocuk ve onun ağabeyi. ayrıca arabada çok tatlı bir köpekleri var. babanın ayağı alçıda ve bu yüzden hareket etmekte oldukça zorlanıyor. arka koltukta küçük çocuğu idare etmekle uğraşıyor. küçük çocuk çok hareketli ve asla susmuyor. ön koltukta anne ve ülkesini terk etmeye çok yaklaşmış bir genç direksiyon başında.

    sınırda kimlerle ve ne ile karşılaşacaklarını bilmeden ilerliyorlar. babanın vurdumduymazlığı arkasında sakladığı hüznü ve endişesi, annenin oğluna göstermek istemediği acısı, ailesinden ayrılmak üzere olan gencin korkusu, stresi ve hüznünü film boyunca hissediyorsunuz. fakat film bu duyguları seyirciye verirken diyaloglar olarak klişelere düşmeden yapıyor bunu. hatta 6 yaşındaki çocuk üzerinden o yolculuğa öyle bir enerji ve neşe pompalıyor ki hem arabadakileri hem sizi ara ara o atmosferden çıkartıp, dünyaya ve olaylara çocuğun gözünden bakmanızı sağlıyor.

    filmde hissettiğim bence önemli olan başka bir konu da aile bireylerinin birbirine karşı olan sevgisi. temelde anne babanın birbirine olan sevgisi öyle güçlü ki bu çocuklara ve aralarındaki ilişkiye de yansımış. bu sevgi de yine klişelere düşmeden seyirciye aktarılıyor.

    filmde en etkilendiğim sahnelerden biri ise annenin direksiyon başındaki şarkı söylerken yaşadığı duygu geçişleriydi.

    93 dakikanızı farklı bir yolculuk hikayesine ayırmak isterseniz bu filmi tercih edebilirsiniz.
55 entry daha
hesabın var mı? giriş yap