780 entry daha
  • dün tatil diye bilgisayarımı elden geçirdim, eski z3 compact telefonumla çekip yedeklediğim fotoğrafları buldum. sonra gidip çekmeceden, artık açılmayan ama atmaya kıyamadığım telefonun kendisini de aldım, biraz baktım. biraz da hüzünlendim. ve size laflar hazırladım.

    bakın arkadaşlar, bu adamlar açma kapama tuşuna parmak izi özelliği ekleyen ilk firmaydı. z5 serisi ile yapmışlardı bunu, ki ben bu telefonu da kullandım. o zamanlar yarak kafalı tüketici kitlesi, parmak izi ya arka kapakta ya da önde olmalıdır bu tasarım olmamış diye telefonu gömdüler. günümüzde ise, üst seviyedeki ekran altı parmak izi özelliği olan telefonlar hariç, neredeyse tüm telefonlarda parmak izi sensörü güç tuşunda. parmak izini arka kapağa koyan firmaların ise ofislerini utanmasalar taşlayacaklar...

    bir diğer konu bloatware. bu adamlar neredeyse saf android arayüzü ile satardı telefonlarını. içinde kendine has bazı uygulamalar vardı evet ama o uygulamalar hakikaten işe yarardı. bunu de sevmedi bu yarak kafalılar. illa ki touchwiz istediler. kullandıkça şişen arayüz verin bize dediler. homçikilop isimli 40 yıl geçse de kullanılmayacak uygulamaları sevmeseler de onları tercih ettiler. gelelim günümüze, samsung one ui arayüzünü "temiz kullanıcı deneyimi" mottosuyla pazarlıyor. müthiş değil mi?

    diğer konu su ve toza dayanıklılık. ip sertifikalı "gündelik telefonları" piyasaya süren ilk firmadır sony. vay efendim gereksiz, şöyle, böyle diye bu telefonları tercih etmedi yine bu yarak kafalılar. şimdiye bakıyoruz, bazı firmalar orta seviye ürünlerini bile ip sertifikalı satıyor ve bu telefonlar ne hikmetse tercih ediliyor. aynısının sertifikasızı var rakip firmada, onu alsana birader, niye fazla para veriyorsun?

    öbür konu kamera. yine gündelik telefonlarda, 4k video ve 120-240 kare gibi özellikleri ilk kullanan firma olabilir sony. buna rağmen yarak kafalılar yine tercih etmediler sony'yi. şimdi 4k ele ayağa düştü, 4k çekmeyen telefona donanımhaber'de çöp diyorlar. e biraz pahalıydı, ufak ısınma sıkıntısı da vardı* tabi ama niye zamanında tercih etmediniz sayın amına koduklarım?

    tasarım. bugün jeff bezos ülkeye gelse, adam uçaktan inerken secde edecek yarak kafalılar, amazon sevdalıları, romalılar! naber? inşallah kötüsünüzdür. amazon'un, 30 senelik, neyin nerede olduğu anlaşılmayan, satıcının kim olduğunu anlamak için gözlük gerektiren, arama özelliği çalışmayan, tasarım olarak neredeyse çağ dışı denilebilecek bir sitenin aşıkları, zamanında sony'nin ürettiği telefonların çıtaları kalın diye itin götüne soktular... ulan madem asıl önemli olan tüketici memnuniyetiydi, ne istediniz lan sony'den? ne yaptı size sony? alamadınız mı çıta kalın diye? neyse tamam, iğrençleşmeyeceğim. çıtası kalın diye inceleme yayınlıyorlardı dergiler falan. olm o telefonların kullanıcıya bakan stereo hoparlörleri vardı, telefonu tutarken hoparlörü kapatmamak için inanılmaz iş görüyordu o çıtalar mesela. tamam kabul ettik kalın, ama o çıta sayesinde ekrana da dokunmuyordun, hoparlörü de kapatmıyordun. bir işlevi vardı yani. bu arada stereo hoparlör dedik değil mi? o da artık bir pazarlama aracı ve zamanında bunu sunan sony'yi yine tercih etmediniz sayın at kafalılar.

    sonuç olarak, rakip markaların orospu çocuğu pazarlamacıları ve onların köpeği teknoloji editörleri ile bir olup koca markayı el birliği ile bitirdiniz. bunu sadece türk tüketici için söylemiyorum. zamanında tüm dünyada inanılmaz biçimde gömüldüğü için, hala müthiş telefonlar üretikleri halde satamıyor adamlar*. gerçekten inanılmaz. elbette ki sony de hatalar yapmıştır fakat, belli zaman içinde tüm markaların pazarlama argümanları haline gelen özelliklerin, ilk uygulayıcısı olan sony'yi bu hale siz getirdiniz. evet siz! sen, sen, o, öbürü. rezil iğrenç yaratıklar. hiç mi insanlık yok sizde ha. nedir bu samsung, apple sevdası? biz sony kullanmak istiyorduk, sony'yi seviyorduk. hiç mi utanmadınız bizi samsung'çu yapmaya? öhöm... neyse bu kadar hababam sınıfı ahmet roleplay'i yeter.

    özet; ibneler.

    tanım; üzümlü kekim umarım mobil tarafta ürün skalasını genişletip tekrar türkiye'ye dönersin, şeklinde seslenmek istediğim marka.

    not; küfürleri üstünüze alınıp da mesaj kutumu doldurmayın. iç dökme amaçlı genel manada edilmiş küfürlerdir.

    --------

    gelen eleştiriye yanıt;

    0) sony çalışanı değilim:) profesyonel anlamda teknolojiden en uzak sektörlerden birinde çalışıyorum.

    1) üstte 5-6 tane örnekle belirttiğim gibi, değil zamanın ruhunu yakalamak, geleceği inşa etmiş adamlara "gelenekçi" denmiş. çıkarımın mükemmelliğine hayran kaldım. acaba o dönemlerde sony değil de siz gelenekçi kalmış olabilir misiniz? sadece soruyorum? ayrıca o denilen isimlendirmede bir telefon olmadığı gibi, "apple iphone 14 pro max 256gb" çok mantıklı değil mi?

    2) bu bahsedilen konu bir hatadır evet. ama yeni modellerde tasarım dili çok değişmediği için "ıyy bok" seviyesine de düşmüyordu telefonlar. ayrıca telefonun değerinin düşmesi ne demek? herkesi kendiniz gibi al-satçı mı zannediyorsunuz? her çıkan amiral gemisini almasa ölür hastalığına çare bul biontech.
    (bkz: mal bulmuş mağrıbi)

    3)iphone 6-7-8 veya iphone 11-12-13-14 çok mu farklı. adamlar belli periyotlarla 3-4 nesil aynı tasarım dilini satıyor laf etmiyorsunuz, sony yapınca auuvvv.

    4) yazılıma önem verdikleri yoktu. dümdüz android veriyorlardı olm ne diyorsunuz siz? içine ıvır zıvır doldurdukları da yoktu, yazdım zaten. siz de açın araştırın. koydukları yazılımlar da işe yarıyordu, büyük çoğunluğunu kullanıyorduk ve marketten alternatifini aramıyorduk. mesela sony klavye kullanan birinin gboard ya da swiftkey kullanmasını gerektirecek hiçbir sebep yoktu.

    ayrıca belirttiğim gibi dış tasarımları beğenmeseniz de, ki bu zevk meselesidir ve tasarım kötü diye telefon incelemesi falan olmaz, adamlar zamanında geleceği inşa etmişler. bunu o dönem anlayamayan teknoloji editörleri şu an mesela damla çentiğe de saldırıyor. damla çentikli olunca telefonun cebimizi delip götümüze kaçma ihtimali var çünkü... atıyorum çıkıp 3 inç ekranlı saat ebatında telefon yaptım diyen alelade bir firmaya tabi 2 çift laf edebilirsiniz ama, bu ufak tasarım detayları üzerinden telefonları eleştirip tüketiciyi bilinçli olarak yönlendiren yavşakları takip etmeyin lütfen.

    5) bu da bir hata. evet pahalı satıyorlardı, hala da pahalı satıyorlar, sony'nin ismi dolayısıyla. biz de pahalı da olsa sony diye güvenerek alıyorduk. sorunlu telefon olmadı mı? oldu. yaptılar mı? yaptılar. değiştirdiler mi? değiştirdiler. güven işte.

    6) htc de sony ile benzer kaderi yaşamıştır. yukarı tokyo sony ve htc severler derneği kurarsak bir gün karşılıklı çay içelim.
29 entry daha
hesabın var mı? giriş yap