• sanata ve sanatçıya saygım sonsuzdur; gerektiğinde takdir ederim.
    uyumayı severim; gözümle birlikte yatakta ilk açtığım şey televizyondur.
    müzik yelpazem geniştir; dinlediğimi sevmesem de, saygı gösteririm.

    *

    iki gecedir kötü rüyalar görüyorum; ama kâbus değiller. çünkü asıl kâbusu uyandıktan sonra görüyorum, yani sabah, son iki sabah.. odamdaki televizyon 37 ekran, ilk kanalında kral tv var. ne zaman ve niye ayarlandı hiç hatırlamıyorum. ancak kumandanın kırmızı tuşuna basınca illa ki kral tv çıkıyor. son iki sabahtır gördüğüm kâbusların tetikleyicisi de işte bu kırmızı düğme oldu.

    *

    gözlerim çapaklı, uzun bi' gece, uyuşuk bir beden.. televizyon açılıyor.. o da ne? hareketli bir şarkı.. hmm sanırım bu rejenerasyon dakikalarıma iyi gelir.. biraz sesini açayım...

    "ah anne şimdi ıspanak olsa (paramız olsun bakarız yavrum)
    içine de kırsak altı yumurta (biz beceremeyiz yakarız yavrum)
    ha bir de kaymaklı yoğurt yanında (onu da alırsak batarız yavrum)
    yenir mi her gün çorba makarna (ay sonu olsun bakarız yavrum)
    haydi be patron, zaaaam zam!"

    aman allahım neler oluyor böyle demeye kalmadan, çılgın kızların dansı başladı, sean paul saçlarıyla bir türk genci şarkı söylüyor, arada karadeniz ezgileri, yer yer ingilizce sözler, vokalist bir lümbür kız... zamanın durduğunu hissediyorum o an. gözlerimi kapıyorum, korkularımdan kaçarcasına, ama ses kontrolünü ele alamıyorum, kâbus, umarsız bir halde devam ediyor:

    *

    "ay sonu oldu taklaya geldim, varımı yoğumu bakkala verdim
    (biraz iyimser olsana yavrum bakkal olmasa ne bulup yerdin)
    her yer yanıyor plajda millet seyrede seyrede olmuşum illet
    (şansını fazla zorlama yavrum çok bunalırsan gaffur'u seyret)"

    *

    bunun bir kâbus olduğuna inandırmıştım ki kendimi, ikinci sabah geldi çattı. sanki pusuda bir şeyler beni bekliyor, alacakaranlık üzerime üzerime geliyordu. ve bu defa en baştan yakaladı beni, hiç acımadan hem de:

    "aşırı dozda karnım acıktı
    tek düşüm şu mantı, bir de cacıktı
    annem dedi ki
    (şaşırma yavrum hıyarın fiyatı ayyuka çıktı)

    mis gibi sucuk pastırma salam
    ah param olsa da yesem de doysam
    veresiye defteri 10 kilo oldu
    âlim olurum okumaya kalksam"

    ve yine o exorcist nakarat:

    "ah anne şimdi ıspanak olsa (paramız olsun bakarız yavrum)
    içine de kırsak altı yumurta (biz beceremeyiz yakarız yavrum)
    ha bir de kaymaklı yoğurt yanında (onu da alırsak batarız yavrum)
    yenir mi her gün çorba makarna (ay sonu olsun bakarız yavrum)
    haydi be patron, zaaaam zam!"

    *

    kendime henüz gelebildim. ve anladım ki, bu bir şarkıymış..
    adı: zammış.
    söyleyen: mustafa güngece'ymiş (?).
    ah anne şimdi ıspanak olsa ise, tarihi bir şarkının, tarihi bir parçasıymış.

    *

    halen hücrelerimdeki zehri boşaltmakla meşgulüm, yürüyün alyuvarlarım, yürüyün akyuvarlarım!..

    edit: kâbustan tatmak isteyen varsa diye:

    http://www.youtube.com/watch?v=bd1jvon5nne
  • zikiyoruz ama memnunlar.
  • tdk 'bir şeyin fiyatını arttırma, bindirim' olarak tanımlıyor 'zam'mı.

    henüz ekim enflasyonu açıklanmadığı için ağutos verileriyle konuşuyorum.

    türkiye'de tam zamanlı olarak sigortalı bir işte çalışan bir beyaz yakayım.
    ülkenin en köklü şirketlerinden birinin bünyesindeyim.
    ülkede an itibariyle enflasyon oranı %17.9.
    bugün maaşıma yapılan zam %8. tasarruf tedbirleri altında bütün şirkete yapılan zam %8.
    bunun anlamı ne? emeğim %9.25 ucuzladı.

    lüksemburg'ta tam zamanlı olarak sigortalı bir işte çalışan bir beyaz yaka arkadaşım;
    yeni sayılabilecek bir girişimde çalışıyor.
    4 ayda bir (3 de olabilir, yalan olmasın diye yine 4 ay diyorum) ülkenin enflasyon oranlarına göre maaşı otomatik olarak revize ediliyor.
    buna ek olarak yılda iki kez performansına bağlı olarak maaşına zam geliyor.

    bu durumda sorguluyorum, emeğimin ücretini güncel ekonomik verilere göre 'alım gücü sabit kalmak koşulunu sağlayacak şekilde' güncellemek zam mıdır?

    değildir.

    bu durumda daha da sorguluyorum, emeğimin ücretini güncel ekonomik verilere göre 'alım gücümü düşürecek şekilde' güncellemek zam mıdır?

    çok eğlenceli ülkeyiz. valla bak.

    kalkıp kendini neden refah seviyesi hard rock halellujah olan bir ülke ile kıyaslıyorsun diye çemkirenleriniz olabilir. 'hak'kın ülkesi olmaz arkadaşlar.

    ek: 'alım gücü' derken ne demek istediğimi detaylı anlatabilmem için birkaç veri daha.
    -kiram %14.5 arttı
    -yemekhanenin fiyatı %50 arttı (allahtan kendi yemeğimi yapıyorum ancak çok iyi veri olduğu için paylaşmak istedim)
    -ekmeğin fiyatı %25 arttı (ekmek tüketmiyorum ancak tükettiğimiz besinlerin artık neredeyse hiç biri artık türkiye'de yetişmediği için zaten her şeyin fiyatı arttı)

    söyleyeceklerim bu kadar.
  • bunu öyle her şeye yapmamalısın. yapamazsın. istersen tanrı ol!

    neden? çünkü örneğin elektriğe zam yaparsan her şeye zam gelir. her şeye ama her şeye!
    öyle elektriğe zam yapamazsın pat diye. kimse yapamaz!

    mesela doğalgaz! doğazgaza zam yaparsan her şeye zam gelir. yapamazsın arkadaş!

    git sigaraya
    domatese
    alkole
    patatese
    mısıra
    elektronik alete
    ona buna zam yap!

    ama zam yaptığın kalem diğer kalemleri etkiliyorsa onu öyle yapamazsın!
    zaten mantığa da sığmaz.

    3 liralık elektrikle 3 tane kalem üretiliyor. ama elektriğe zam yaparsan!
    bu sefer 4 liralık elektrikle 2 kalem üretirsin. çünkü kalemin yapıldığı hammaddenin üretilme sürecine de zam yapmışsındır.
    üretim zararını fiyatı artırarak giderirsin.

    kalemin fiyatı üretimde artar.

    dükkanını 2 liralık elektrikle çalıştırıp 2 kalem satan kırtasiye elektriğe yapılan zamdan sonra 3 liralık elektrikle çalışıp yine 2 kalem satar.
    elektrik maliyetini çıkarmak için kaleme zam yapar.

    elektriğe yapılan zam kaleme 3 kere zama dönüşür.
  • afrika, asya ve avrupa kıtalarının birbirlerine çok yaklaştığı noktada bulunan, jeostratejik ve jeopolitik açıdan büyük önem taşıyan bir ülkede doğan bebeklerin söylediği ilk kelimedir.
  • cok yuksek miktarda olursa muazzam denilebilir.
  • kahkahalar attırabilecek bir meblağ olabiliyor maaş söz konusu ise eğer. misal 50 milyon bende kahkaha krizlerine sebep oluyor. şahane.
  • iş bilmeme ve işgüzarlık gibi nedenlerden dolayı kötü yönetilen ve açık veren ülkelerde aradaki parasal farkın halkın cebinden usulca çekilmesine verilen ad.

    zam dönemi yapılan gündem değişiklikleri ise zamlar girmeden önce rahatlatıcı etki yaratmaktadır.
  • ülkemizde artık olmayandır. ayar olur, güncelleme olur, zam olmaz. her zam'dan sonra özal'a kafa göz girişen gazeteleri özledim. özal'ı bile özledim hüloooğğğğ!
  • başımıza zam düştü.
    gayet muazzam düştü.
    z'si koptu düşerken,
    biraz natamam düştü.

    ismet ünal türker
hesabın var mı? giriş yap