hesabın var mı? giriş yap

  • aksam rakiyi fazla kaçırınca oturup yazamadım. kısmet simdiyeymis. şimdi size tayfun uzbay ile ilgili bilmediklerinizi anlatayım. hocamız ile aktif olarak çalışan biriyim. bilirsiniz ki şizofreni konusunda çok iyi bir araştırma yaptı (bkz: agmatin) ben de kendisiyle çocuk şizofreni hastalarında beraber çalışıyorum.

    tayfun hoca nun bir lafı vardır. bilim adami kendini yanlislamalidir diye. öyle ortaya attığınız her hipotez doğru çıkacak değil. hocanın farkı bu. etik olmasi ve diğer uyduruk akademisyenler gibi her bulduğunu çözüm gibi sunmamasi; çözüm pozitif ise neden öyle olduğuna da bakması.

    başlıkta yazılara baktım ama goremedim; sizofreni denmiş ama asıl önemli bir bilgiyi aktarmak isterim madem burası kutsal bilgi kaynağı. agmatin denen molekülün anti depresan etkisi olduğunu iddia eden bir ilaç firması grubu fdaye bunu kabul ettirmeye çalışıp yeni ilaç piyasası oluşturmaya çalıştı. halbuki daha agmatinin geçerliliği bile sorgulaniyor. peki fda neden ruhsat vermedi? çünkü tayfun hoca öyle olmadığını gösterdi. fda de buna dayanarak olaya yanaşmadi.

    tayfun hoca ile tubitaka proje yazdık, sanırım 4-5 bin lira butceliydi. reddettiler. karar gerekçesini incelesen en iyi dansöz bile böyle kıvıramaz dersin. telefon açtım bu proje bitecek ben sana garantisini veriyorum, bi yolunu bulacağım dedi. o proje şimdi bitmek üzere.

    en ama en önemlisi. hocayla reyhan pastanesinde otururken anlatti. gerçekten tanıyıp etik ve naif bir insan olan bu adam neyle suçlandı biliyor musun? hayir sadece casusluk değil. kadin saticiligindan uyuşturucuya kadar herseyle. boynuna yazılı bu suçları cezaevinde ailesiyle görüşmeye giderken hep sakladı görüp de uzulmesinler diye. bu insanlar böyle işkenceler de çektiler.

    sen cezaevinde bilimsel makale yazan insan tanıyor musun? ben tanıyorum: tayfun hoca.

    bu adam bizim için çalışırken biz onu cezaevine sokup bağlama çaldırır, resim kursuna verdirdik ama şizofreni ile çalışmasına engel olduk.

    bilin istedim turkiye de neler yapıldığını. bu ülkede pezevenk olmak bilim insanı olmaktan daha kolay. bi iftiraya bakar.

  • üşengeçlikten parfüme nasıl geldin amk

    edit : başlık sahibi şöyle bir msj attı ;

    - amk ifadesi hakaret içeriyor söylemek istedim, bu da suçtur biliyorsun. kaldır onu bitsin problem

    beyler avukat olan filan varsa ne olur taktik.

    edit 2 : eksik olmasınlar bir çok avukat arkadaş yazdı bilgilendirdi ve istişarelerde bulunduk. ortak kararımız gençliğimi yaktıgım yönünde oldu. uzun bir süre beni göremezseniz ne olur üzülmeyin. davası için savaştı dersiniz. dik durdu eğilmedi dersiniz.

    selam ve dua ile.

  • geliştirirken instagram'dan çokça faydalandığım dil.

    yapılan araştırmalara göre insanlar türkiye'de yaklaşık 8 saatini internette geçiriyor. bu sürenin nereden baksanız 4-5 saatinin sadece instagram'a ayrıldığını varsayarsak, boş beleş magazinsel, mizahi sayfaları takip etmek yerine yerine bu sürenin yabancı dil gibi faydalı içeriklere harcanmasının doğru olduğu kanaatine vararak kendimce "instagram yoluyla öğrenme" şeklinde ek bir yöntem geliştirdim. bu bağlamda gerçek anlamda profesyonel almanca daf (deutsch als fremdsprache) temalı içerik üreten, birkaç tanesinin anadili almanca olmasa bile tamamı almanya veya avusturya'nın en iyi üniversitelerinin ilgili ölümlerinden mezun olmuş 10 farkli kişinin linkini (takipci sırasına göre) sizlerle de paylaşmak istedim:

    (peşin not: tüm bu içerikler, a1 veya a2 seviyesindekileri biraz zorlayabilir. o bakımdan bu yöntemin b1 ve sonrası için daha faydalı olduğunu söylemek yerinde olacaktır).

    1) lernedeutsch
    2) dein_sprachcoach
    3) learn.german.fast
    4) deutsch_eins
    5) letsgo.germanonline
    6) deutschlera
    7) conversational_german
    8) learn_german_with_videos
    9) germanium_online
    10) german_with_joy

    bu sayfaların ortak özelliği, kah öğrenim hayatımızda, kah iş ortamında mütemadiyen aşina olduğumuz, fakat konuşurken kimi zaman pek de aktif kullanamadığımız almancadaki bazı önemli kalıpları, deyimleri, isim-fiil yapılarını, edat, zamir ve sıfatların cümle içerisinde kullanımını çeşitli örnekler yoluyla (hatta kimi zaman tiyatral şekilde) anlatarak tekrar etmemize vesile olması. hatta bilmediğiniz bir kelimenin/yapının üzerinde duran bir posta rastladığınızda da anında defterinize not edip pekiştirebilirsiniz. tabii şunu da eklemek gerekir; "almanca öğren, learn german" temalı belki binlerce ıvır zıvır sayfa olsa da pek çoğu sağdan soldan aşırma içerikleri post olarak paylaştığı için geride müthiş bir görüntü kirliliği bırakıyor (şahsi görüşüm). o bakımdan kendini neredeyse sadece bu işe adayan mevzubahis 10 kişiyi takip etmeniz dahi yeterli olacaktır.

  • açmayın! cidden açmayın sinirleriniz hoplamasın.

    zira şöyle bi cümle duydum uğur ışılak için "yaşadığımız yüzyılın en önemli halk ozanlarından biridir."

    işin yalakalığını, yağcılığını, samimiyetsizliğini geçtim. bu ayıptır ayıp! kim lan bu adam halk ozanı oluyor?

    pir sultan'ın, aşık veysel'in, yunus emre'nin, nesimi'nin, mahsuni'nin ve daha nicesinin hakkına gasptır bu.

    sarayda soytarılık yaparak halk ozanı olunmuyor!